ExcI

ExcI
Kayıt
17 Kasım 2016
Mesajlar
3.166
Beğeniler
466
Gökçer Tahincioğlu isimli bir gazetecinin köşe yazısınını okuduğumda aklıma konu başlığındaki soru geldi.

Tahincioğlu şöyle bir durumu farketmiş;

Bir kanser hastasına akıllı ilaç bedelinin ödenmesine ilişkin davada Ankara 41. İş Mahkemesi, olumlu karar verdi. SGK avukatları, bu karara itiraz etti.

Dilekçede, özetle, mahkemeden, hastaya akıllı ilaç bedelinin ödenmesi durumunda devletin gireceği masrafı hesaplaması isteniyor.

Bununla yetinilmiyor akıllı ilaç bedelinin ödenmemesi ve hastanın vefatı durumunda, devletin ödemek zorunda kalacağı tazminatın da hesaplanması talep ediliyor.

Her iki durumdaki masraf miktarının hesaplanarak bir karar verilmesi isteniyor. Bu hesap yapıldıktan sonra kamu yararı gözetilerek karar verilmesi bekleniyor.

Dilekçenin ilgili kısmı şöyle:

"Kişinin bir an için vefat ettiği düşünüldüğünde kişiye ödenecek maddi tazminat üst sınırının ilaç bedeli ile kıyaslanması, ilaç bedelinin maddi tazminat üst sınırını aşıp aşmadığının araştırılması, kamu yararının gözetilip gözetilmediği…"

---------
Bunu ben okuduğum zaman biraz üzüldüm.
Netice bütün işçiler birdir.
Enflasyonun yükünü birlikte sırtlarız.
Paramız değer kaybına uğradığında henüz birşeyler satın alacak parayı biriktiremeden hepimizin birikimleri erir, emeklerimiz ve onlar için ayırdığımız zaman yalnızca bizler için değersizleşir.

Bu ve buna benzer durumlar nedeniyle hiçbir insanımızın hayati sağlığı para ile ölçülmemelidir.
 
Yukarı Alt